18 Mayıs 2010 Salı

Müthiş Bir GAP Gezisiydi....

Ülkemizin her yeri gerçekten cennetten birer köşe. Biz bu sefer Gap bölgesini gezdik. Doğal güzellikler ve tarihi derinlik hepimizi etkiledi. Bir kez daha sahip olduğumuz zenginliklere hem şaşırdık hem hayran kaldık.

Aslında bayağı yorucu bir gezi oldu. Her sabah 7 gibi kahvaltı yapıp saat 8 gibi de yola çıkıyorduk. Hepimiz bu yoğun tempoya uyduk. Performansımız çook iyiydi. Dostlarla beraber olmanın hazzına, bir de havanın güzelliği ve lezzetli yemekler katılınca yüksek bir enerjiyle tatilimize devam ettik.

İlk gün akşam İstanbul'dan yola çıktık . Kocaeli, Ankara ve Adana'daki arkadaşlarımızı da alarak geziye devam ettik. Önce Adana ve çevresini dolaştık. Çukurova'dan geçerek , Seyhan ve Ceyhan nehirlerini de izleyerek Gaziantep'e ulaştık.

İkinci günümüzü Antep ve civarında geçirdik. Almacı Pazarı, yemeniciler ve bakırcılar çarşısını gezdik. Arkeoloji müzesini dolaştık.

Üçüncü gün Kahramanmaraş ve çevresine geçtik. Dondurmalar yedik. Ardından aynı gün içerisinde Adıyaman'a geçtik. Nemrut dağı milli parkına doğru yola çıktık. Yolun bir kısmını otobüsle , geri kalanını küçük minibüslerle gittik. Yolun son kısmını ise ekipçe tabana kuvvet yürüyerek katettik. Tüm arkadaşlarımın burayı çıkması görülmeye değerdi . Dağın tepesine ilk ulaşan tabiki ortaokul sıralarındaki beden eğitimi hocamız sayın Mustafa Yıldırımdı..

Dördüncü gün Atatürk Barajını gezdik ve Diyarbakır'a gittik. Atatürk Köşkü'nü ziyaret ettik. Ardından Batman'a geçerek eşssiz güzelliğe sahip olan Hasankeyf' e doğru yolculuk yaptık. Tabii bu yolculuklarımız sırasında otobüsümüzde şarkı türkü keyifli sohbetlerimizinde eksik olmadığını belirtmem gerekir. Daha sonra midyata geçtik. Orda çok güzel el işi takılar satın aldık.

Beşinci günümüz Mardin ve Urfa'da geçti. İlk durağımız Dayr-ul Zaferan Manastırıydı. Önce eski Mardin'i ardından hızlıca yeni Mardîn'i gezdik. Mardin'de Kasımiye Medresesini, Ulu Camii ziyaret ettik. Mezopotamya topraklarını baştan sona katederek Urfa'ya vardık . Urfamızda çok güzel bir sıra gecesi yaşadık.

Ertesi sabah zengin pamuk tarlaları arasından geçerek Harran'ı selamladık. Urfa'da Kale'yi , Balıklı Gölü ve daha bir çok yeri ziyaret ettik. Urfa ve çevresi sözle ifade edilemeyecek kadar güzel. Gidip görmek gerekir.

Yedinci Gün , Bir kısmımız Halep'i gezdi. Diğer kısmımız Antakya ve çevresini ziyaret etti. Burda künefeleri midye indirdik.

Sonraki gün, Asi nehri, Arkeoloji müzesi, Harbiye ziyaret edildi.Ardından Mersin'e geçtik. Gece o yöredeki arkadaşlarımızı da çağırarak toplandık ve hasret giderdik

Son gün ise Erdemli sahilini, Cennet-Cehennem obruklarını, Kız kalesini ve diğer tarihi eserleri gezerek, Pozantı, Aksaray, Ankara üzerinden İstanbul'a vardık.

Hepimiz için güzel bir anı oldu. Arkadaşlarım bu tür geziler yapmaktan mutlu olduklarını ifade ettiler. Yakın gelecekte bir karadeniz turu düzenlemeyi planlıyorum.
Ama önce güzel bir yaz geçirip dinlenelim. Herkese sevgi ve sağlık dolu günler diliyorum. Görüşmek üzere...


Not: Hepiniz torunlarınızı benim için bir defa öpün. Karadeniz'de Görüşmek üzere...